25 Ocak 2013 Cuma

Sarj 5 Gün Gidiyor

Meireles ve Hakem

Sirin Baba Oldu Müslüm Baba

en komik karikatür resimleri

Kardiyolog Ask itirafı

Bizimde Halk türkülerimiz Var

Hayatımız teknoloji 2

Hayatımız teknoloji 1

Hayatımız teknoloji

Ağlamak İçin Gözden Yaş mı Akmalı?

Ağlamak İçin Gözden Yaş mı Akmalı?
Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?
Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı?
Sevmek için güzele mi bakmalı?
Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?
Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır?
Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı?
Hırsızlık; para, malmı çalmaktır?
Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı?
Solması için gülü dalından mı koparmalı?
Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı?
Öldürmek için silah, hançer mı olmalı?
Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı?
 
Victor Hugo

Beklenen

Beklenen
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni
Gelme, artık neye yarar?
 
Necip Fazıl Kısakürek

ANLATAMIYORUM


ANLATAMIYORUM
  
Ağlasam sesimi duyar mısınız,
Mısralarımda;
Dokunabilir misiniz
Göz yaşlarıma, ellerinizle?

Bilmezdim
Şarkıların bu kadar güzel,
Kelimelerin kifayetsiz olduğunu
Bu derde düşmeden önce.

Bir yer var, biliyorum;
Her şeyi söylemek mümkün;
Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum.

Orhan Veli Kanık

Sessiz Gemi

Sessiz Gemi

Artık demir almak günü gelmişse zamandan
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.

Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol.

Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli,

Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.

Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.

Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden,
Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.

Yahya Kemal Beyatlı

Buluşmak Üzere

Buluşmak Üzere

Diyelim yağmura tutuldun bir gün  
Bardaktan boşanırcasına yağıyor mübarek  
Öbür yanda güneş kendi keyfinde  
Ne de olsa yaz yağmuru  
Pırıl pırıl düşüyor damlalar  
Eteklerin uça uça bir koşudur kopardın  
Dar attın kendini karşı evin sundurmasına  
İşte o evin kapısında bulacaksın beni  

Diyelim için çekti bir sabah vakti  
Erkenceden denize gireyim dedin  
Kulaç attıkça sen  
Patiska çarşaflar gibi yırtılıyor su ortadan  
Ege denizi bu efendi deniz  
Seslenmiyor  
Derken bi de dibe dalayım diyorsun  
İçine doğdu belki de  
İşte çil çil koşuşan balıklar  
Lapinalar gümüşler var ya  
Eylim eylim salınan yosunlar  
Onların arasında bulacaksın beni  

Diyelim sapına kadar şair bir herif çıkmış ortaya  
Çakmak çakmak gözleri  
Meydan ya Taksim ya Beyazıt meydanı  
Herkes orda sen de ordasın  
Herif bizden söz ediyor bu ülkenin çocuklarından  
Yürüyelim arkadaşlar diyor yürüyelim  
Özgürlüğe mutluluğa doğru  
Her işin başında sevgi diyor  
Gözlerin yağmurdan sonra yaprakların yeşili  
Bi de başını çeviriyorsun ki  
Yanında ben varım

Can Yücel

Bağlanmayacaksın

Bağlanmayacaksın

Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
"O olmazsa yaşayamam." demeyeceksin.
Demeyeceksin işte.
Yaşarsın çünkü.
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.

Ve zaten genellikle o daha az sever seni,
Senin onu sevdiğinden.
Çok sevmezsen, çok acımazsın.
Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
Senin değillermiş gibi davranacaksın.
Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de
                   korkmazsın.
Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
Çok eşyan olmayacak mesela evinde.
Paldır küldür yürüyebileceksin.
İlle de bir şeyleri sahipleneceksen,
Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
Gökyüzünü sahipleneceksin,
Güneşi, ayı, yıldızları...
Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
"O benim." diyeceksin.
Mutlaka sana ait olmasın istiyorsan bir şeylerin...
Mesela gökkuşağı senin olacak.
İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait
                      olacaksın.
Mesela turuncuya, ya da pembeye.
Ya da cennete ait olacaksın.
Çok sahiplenmeden, çok ait olmadan yaşayacaksın.
Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi,
Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat.
İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak...

Can Yücel

Tavuklar Eylemde

komik-karikatur-falanca-com-3

Rüzgârın Dilinden Gülümser Hâlâ


Rüzgârın Dilinden Gülümser Hâlâ

Onun adı çiçekti ve bulvarlar
Baharla çalkalanırdı o yürüdükçe
Başaklar hışımla çoğaltırdı tanelerini
Bereketli bir umut tarlasıydı gülüşü
Adı bir çağlayanın kepire dökülüşü
Türküleri ateşten ve hüzünden biçilirdi
Özlemle tomurcuk vururdu gözlerinde
Kaç körpecik baş sunulmuş yarınlar
Dirençler yaprak yaprak boy atar akşamlarında
Ki onun adı rüzgâr
Kaç denizi ateşe vermiş öfkesi
Yemyeşil bir düğünde coşturur bozkırları
Dağ kesilmiş kederler diz çöker bakışlarında
Halaya durur sarı
Sonra ansızdan yitti
Bir isyan şarkısına karıştı sesi
Derler ki
Filistin askısında ölümle alay etti
Derler ki
Rüzgârların dilinden gülümser hâlâ
Bilinen son adı kardelendi

Ah Zavallı Yüreğim...


Ah Zavallı Yüreğim...

Bilmiyorum bu kaçıncı yanlışın 
Kim bilir kaçıncı yanılışın... 
İnandığın düşlerden kaçıncı uyandırılışın. 
Sığındığın son limandan 
Ardında ümitlerini bırakıp 
Kopan fırtınayla apansız ayrılışın.

Bu kaçıncı demir alışın bilinmeze? 
Belki de hiç olmayacak bir hayale 
Bu kaçıncı aldanışın... 
Gökyüzü mü sandın bu üşüten maviliği 
Yitik zamanlarımda başucumda duran yokluğa, 
İçimi ürperten yalnızlığa çare bulamayışın. 
Ah zavallı yüreğim!

Özlemini zerre zerre hücrelerinde, 
Yokluğu benliğinde kanatarak, 
Kar yangını gecelere bu kaçıncı uzanışın? 
Ne vakit döküldü sonbaharıma yapraklar, 
Ne vakit sardı yalnızlıkta kış düştü satırlarıma? 
Ah zavallı yüreğim!

Şimdi uzak iklimler gibi buğulu gözlerim, 
Kızıl topraklar kadar ümitsiz bedenim, 
Ellerimde dua gibi taşıdığım şiirlerle, 
Günahlarımda yanmaya gidiyorum. 
İşte gidiyorum yüreğim 
Özlemiyle yaktığın ateşleri 
Gözyaşlarımla söndürmeye gidiyorum...

Yalnızlık

Yalnızlık Önceler kalbindeydim...Şimdi dört duvar arasında...
Öncelerden sevgi...Şimdi yalnızlık dağıtıyor...
Önceler ruhunla...Şimdi yalnızlığımla kalkıyorum...
Sana kızmıyorum... Kendime de kızmıyorum...
Bilmiyorum neden böyle oldu...
Neyi bildiğimi de bilmiyorum ya...Neyse...
Çöllerimde akan yağmurdun...
Şimdi ise;
Gülüşüm kundaklanmış...
Kaldırımlarda boynum bükük gidiyorum...
Veryansın ediyorum sesimi duyan yok...
Özlüyorum önemseyen yok...

oLmadı, oLamadı


oLmadı, oLamadı 



Gözlerini sabit bir şekilde dikti bir noktaya 
Göz pınarları dolu vermişti her zamanki gibi 
Aklına geldikçe bir hıçkırık düğümleniyor boğazına 
Suçluydu, kafası çok karmakarışıktı ama 
Ne yapması gerektiğini bilememek kadar 
Sıkıntı ve bocalama yoktu dünyada 

Ne gerekiyorsa yapacağını söylemişti ona 
Ne gerekiyorsa.. 

Bunu nasıl yapacağını oda bilmiyordu 
Öyle bir söz vermişti acaba tutabilecek miydi 
Benliğini arıyordu, aynaya baktığında sevmiyordu kendini 
Huzuru arıyordu, ona bir kapı açılmıştı ama atamıyordu kendini içeri 

Engel olan birşeyler vardı bilmiyorduki oda şeytanın vesvesesi 
Atıyordu kafasını geriye 
Hiçbirşey için ağlamaya değmez, hareket etmemeliyim fevrice 
Öz ve net konuşmalarla daha çok zihnini bulandırıyordu onun 

O ise..O da bilmiyorduki ne yaptığının, istediği cevapları alamıyordu 
Bazen ikisininde arkasına bakmadan bir müddet ilerlemesini düşünüyordu 
Sonra herkes doğru bir şekle bürününce koşarak kucaklaşmayı 
Onunki ondan, onunki ondan karışıktı, ama olmayacak gibiydi.. 


2 insan vardı, ne yapmaları gerektiğini bilmeyen 
2si farklı dünyaların insanı birbirine istediğini veremeyen 
2 çocukları olacaktı 2 güzel ebeveyni hakeden 
Olmadı, olamadı çünkü ikiside birbirinde asıl değerlerlerini
 bulamadı

Senden çok senle olmak..


Senden çok senle olmak.. 



Acıyor tüm hücreleriyle şuram 
Sanki biri sürekli saplıyor, ne bu kuram 
Baktığım heryer sen kokuyor buram buram 
Gittiğin günden beri senden çok senleyim 


Sözlerimiz vardı birbirimize, güvenle.. 
Çocuklar gibi masum, deliler gibi sevda ile 
Sana sarılmak, istediğim; hep olmaktı senle 
Gittiğin günden beri senden çok senleyim 


İlk dansımızdı basmıştım ayaklarına hani 
Utangaç bir tebessümle baktığımda öpmüştün beni 
Saçlarımı koklayıp sarardın güçlü kollarınla belimi 
Gittiğin günden beri senden çok senleyim 


Gözlerin hep bir noktaya sabit diyorlar 
Ben orada neler görüyorum bilmiyorlar 
Yanıyor içim işte şuram çok acıyor 
Gittiğin günden beri senden çok senleyim 


Senden çok senle olmak nasıldır bilmezdim 
Senle olan her anı sende yaşar geçerdim 
Sen gittin gideli uçurumun eşiğine geldim 
Gittiğin günden beri senden çok senleyim

Bir Romandi Benimkisi

Uzadikca uzayan bir romandi benimkisi
Icinde mutlulugu yazmayi unuttugum
Sadece aciya yer verdigim 
Adini SEN koydugum 
Bir romandi benimki!
Icinde gitmelerin cok oldugu
Kavusmanin kisa sürdügü
Her sayfasina gözlyaslarimin döküldügü
Bir romandi benimkisi!
Bas karakteri aci olan
Icinde zor aski anlatan
Adini sen koydugum 
Bir romandi benimkisi!

Kırılgan bir çocuğum ben..

Kırılgan bir çocuğum ben.. 
Yüreğim cam kırığı..
Bütün duygulardan önce öğrendim ayrılığı..
Saldırgan diyorlar bana 
Oysa kırılganım ben.. 
Gözyaşlarım mücevher; saklıyorum herkesten
Ürküyorlar gözümdeki ateşten 
Ürküyorlar dilimdeki zehirden 
Ürküyorlar o dur durak bilmeyen gözükara cesaretimden 
Diyorlar: Bir yanı sarp bir uçurum
Bir yanı çılgın dağ doruğu. 
Oysa böyle yapmasam ben 
Nasıl korurum içimdeki çocuğu
Bir yanım çılgın nar ağacı 
Bir yanım buz sarayı.

AŞk...


Adımın önünde adın yazılı Resmimin yanında resmin basılı Sabrım sabıkalı, sevdam azılı Hasretin kanıma girdi girecek 

Ağaç ağaca benziyor artık Deniz denize Çiçek çiçeğe Şiirler yazmıyorum artık bak Gözlerinin güzelliğine... İyi seni unutmuşum ! 



Aklımdan çıkmıyorsun Sensiz bomboş bu hayat Susma öyle ne olur Bana kendini anlat.. 



Akşam erken çöker yalnızlığıma Sokak sokak gezer ararım seni Hasretin gönlümün yangınlarında Alev alev yanar ararım seni 



Al götür eskici kalbimi benim Neyim var neyim yok sorma bir daha
Gözümde yaşlardır birtek servetim Acıyıp yüzüme bakma bir daha! 


Aldanmaktan yoruldun mu Acılarla yoğruldun mu Hiç sırtından vuruldun mu
Ne bilirsin yağmur olup Çağlamayı ne bilirsin Kahkahalar savururken
Ağlamayı bilir misin? 


Aldattılar Ümitlerimi, hayallerimi Özlemleri, düşlerimi Parça parça
Kopardılar! .. Sonra unutulduğuma inandım Sevdiğimden ayırdılar. 


Aldığım her nefes sana yazılı Korkarım ki sensiz ömrüm sayılı Yüreğim tutuklu gönlüm cezalı Hasretin kanıma girdi girecek. 



Aldırma görürsen yaşlar gözümde Şarkımız olacak yine dilimde Mektubun cebimde, resmin elimde Yarın bu şehirden ayrılacağım.. 



Aldırma sen benim yalnızlığıma Aldırma sen benim gözyaşlarıma Boşver sende kalmış yarınlarıma Biz kadere çelme takmış adamız. 



Alın sizin olsun bütün saltanatıyla dünya Bütün sahteliğiyle hayat Alın
kucaklayın gönlünüzce O bitmeyen ihtiraslarınızı O dinmeyen bencil
aşklarınızı! 


Ama sen de bil ki Yağmurlarca sevdim seni Yağmurlarca sana yandım Hatırla derya gözlüm HATIRLA AŞKIM.. 



Anlatacak nelerim var bir bilsen İçimde ihtilaller kopmuş Kendimi
sürgüne verdim Mutluluğum çoktan iflas etmiş İtiraza hakkım yok
biliyorum Seni seviyorum.. 


Ansızın kayboldun köşe başında Zamansız bir deprem koptu bağrımda
Kendimi kaybettim işte o anda İnan ki dünyayı yıkasım geldi! Ardına
bakmadan gittin o gidiş Kalbimi koparıp atasım geldi Bu veda gerçek mi
inanamadım Başımı taşlara vurasım geldi! 


Aramızda dağlar var Aramızda uçurumlar Yaklaşma yanılırsın Ben öldüğümü
bilirim Sen yaşadığını sanırsın Kendini bilmeden daha Beni
tanıyamazsın... 


Artık Adın ihaneti çağrıştırıyor bana Ve tadın bir yılanın en öldürücü
zehrini Söyle Şimdi hangi yüreğe saplıyorsun O acımasız hançerini? ..
Bil ki Bundan böyle Yasaklanmış kitaplarım gibisin bana Yaklaşmam yasak
Dokunmam yasak Ve ömrümce Sarılmam yasak sana!.. 


Artık gidebilirsin gideceğin yere Sana kal diyemem son ümit senden olsun Senden olsun son pişmanlık Bil ki hayır diyemem.. 



Artık ne yapsam boş, teselliler faydasız Karanlık gitgide en derinlere
çeker beni Çaresiz, bütün sokaklarında bu şehrin Böyle perişan beklerim
dönmeni 


Aşk mıydı o, aşkımsı bir şey miydi Neydi çekip kendine, beni bağlayan
Kanatan dudağımı, tenimi dağlayan Elleri ta içimde o dev miydi 


Aşk nedir bilmedin ki Sevildin sevmedin ki Mutluluk vermedin ki Mutluluğa hakkın yok! 



Aşkımdan armağan her satır sana Maziyi yeniden yaşatsın sana Nasıl sevdiğimi anlatsın sana Sana bir sitem var her bir sözümde..

Benim içinde mutlu ol Sevdiğim...


Geceleri üşürdüm ama soğuktan değil...

Tutamamaktan sıcağı, tutunamamaktan sıcaklığa...



Geceler sensiz..

Geceler soğuk..

Sabahlara kadar ayaz geceler..



Gülümseyerek bakıyorum geçmişe. Yaşadığımız o güzel günlerin ardından
sadece bunu yapabiliyorum. Gülerken ağlıyorum.... Nasıl diye sakın
sorma; resimlerimize bakıyorum önce... Yaşadığımız güzel anlar geliyor
aklıma gülüyorum. Ama sonra, evet sonra, şimdiki halimize dönüyorum ve
gözlerimden yaşlar akıyor... İçimdeki sevgin canlanıyor....



Ne yaptıysam yok edemedim bu sevgiyi... Kurtulamıyorum bir türlü.
Gün geceye dönüyor bense resimlerimize bakıp, o anları tekrar
yaşıyorum... Acı çekiyor ama kurtulamıyorum işte.. Vazgeçemiyorum
Senden Birtanem...



Oysa ne çok demiştim kapılmayacağım, her şeye hazırlıklı olacağım
diye. Meğer benimki sadece kendimi kandırmakmış. Ben kendimi sana ilk
anda teslim etmişim meğerse. Şimdi ne yapacaksın diye sorma bana sakın,
inan bende bilmiyorum çünkü. Yüreğimde sen varken başkasıyla olamam.
Başkalarında seni arayıp onları mutsuz edemem.



Ve Senden Son İsteğim...



Unut beni... Yeniden doğ bensiz.. Sakın kaybetme yaşama
sevincini... Yaptıklarımın acısını belleğinden silerek büyü. Yaralı
kalbini sar yarınlarla, yeni umutlarla, yeni sevinçlerle. ilerde seni
bekleyen mutluluğa koş, sana hiçbir zaman vermeyi başaramadığım
mutluluğa koş.. Yoktur seni benim kadar seven ve sevecek olan, bir o
kadarda sana layık olamayan, seni anlayamayan... Ben yaşarım acını,
gözlerini hayal eder, biraz daha içer vururum kendimi kelimelere..
Dudaklarına dokunup seni sevdiğimi söylemeyi özlerim ama yaşarım,
yaşarım farkında olmadan... Mutlu ol, eksik olmasın yüzünden
gülücükler, acılar bulmasın seni. Mutsuzluğumla, bu hayat üzerinde
bundan sonra hiç olamayacak olmamla, sensizliğimle yargılayıp affet
beni. Cezamı çekiyorum ben.



Her şeyden vazgeçerken tek vazgeçemediğim sana bir çift sözüm var. Seni Hala Seviyorum, Seni Seviyorum...



Mutlu ol.. Mutlu ol... Benim içinde mutlu ol Sevdiğim...

Giden sevgiliye yazdıklarım

HERGÜN
DİNLEDİĞİM ŞARKILAR DOKUNYOR BÜGÜN SEN YOKSUN DİYE. BİLMEZDİM BU KADAR
ZOR OLDUĞUNU AYRILIĞIN. HİÇ YAŞAMADIM MI SANKİ DİYORUM KENDİME. YAŞADIM
AMA HEP BİR GERİ DÖNÜŞÜ VARDI BU AYRILIKLARIN. AMA YOK İŞTE. GERİ
DÖNÜŞÜ OLMAYAN YOL DERLERYA BİZDE GİRDİK O YOLA İSTESEKTE ÇIKAMAYIZ
ARTIK İSTESEKTE DÖNEMEYİZ GERİYE. ŞİMDİ SEN GİDİYORSUN KALAN BENİM
GERİDE. SEN BİR YAPRAK GİBİ DÜŞTÜN DALIMDAN VE BEN TUTAMADIM SENİ.
RÜZGAR ALIP GÖTÜRÜYOR ŞİMDİ SENİ. KİM BİLİR NERELER SAVURACAK KİM BİLİR
NELER YAŞAYACAKSIN BENSİZ. BENİM YAŞACAĞIM BELLİ KABİR AZABINDAN İBARET
. BELKİ AKMAYACAK GÖYAŞIM DIŞARI, AMA HEP AĞLAYACAK GÖZLERİM İÇTEN
İÇTEN. HERKES MASKEYİ GÖRECEK GÜLERKEN YÜZÜMDEKİ. KİMSE KALDIRIP
BAKMAYACAK ARKASINA. NASIL ÖĞRETTİYSE HAYAT İÇİNE ATMAYI GÖZYAŞLARIMI.
ÖYLE YAŞACAĞIM BU HAYATI.


ŞİMDİ
SEN GİDİYORSUN. BİR SONBAHAR RÜZGARI ALDI GETİRDİ SENİ BANA YİNE BİR
SONBAHAR RÜZGARI ALIP GÖTÜRÜYOR. KADER Mİ DERSİN BU YAŞANANLAR YOKSA
BİZMİ İSTEDİK BU KADERİ. BİLİNMEZLİKLER İÇİNDE HER AN SENİ DÜŞÜNÜYORUM.
İNSANLAR SORULAR SORUYOR ANLAMADAN CEVAP VERİYORUM. DOĞRU YADA YANLIŞ
BİLMİYORUM. HEM BU KADAR YANLIŞIN İÇİNDE BENİM CEVAPLARIMIN DOĞRULUĞU
NE İFADE EDERKİ. ANLAMSIZ KILIYOR GİDİŞİN HERŞEYİ. ŞİMDİ SORSANKİ BİLSEYDİN BÖYLE OLACAĞINI SEVERMİYDİN BENİ. YAŞAR MIYDIN BU HAYATI BU IZDIRABI DİYE. EVET DERDİM BİN KEZ GELSEM BİN KEZ YAŞARDIM SENİNLE YAŞADIKLARIMI. VE BİR DİRHEM PİŞMANLIK DUYMAZDIM. YİNE YAŞARDIM SENİ..


GÜZ
GÜLLERİ GİBİ ÖMRÜM İLK BAHARI GÖRMEDEN SOLUYORUM HEP. HEP PARÇALANMIŞ
YÜREĞİM ELİMDE KALIYOR. KIRIKLARI TOPLUYORUM BİRLEŞTİRİYORUM. HER
KIRILMADA BİR PARÇASI KAYIP. HEP EKSİK KALIYOR TAMİRİ KALBİMİN. HEP
ZAMAN BIRAKIYORUM TAMİRİ. YA KAPANIYOR ZAMANLA YADA ALIŞIYIR O EKSİKLE
YAŞAMAYA. ŞİMDİ SEN GİDERKEN YİNE BİN PARÇA ETTİN VE YİNE BİR PARÇASI
EKSİK YÜREĞİMİN. YANİ YİNE ACILARI SARMAK BAN KALDI.


KENDİ
HALİMDE YAŞIYORDUM ACISIZ SEVDASIZ. BİR MARAL GİBİ GELDİN DAĞLARIN
SESİZ GÜRÜLTÜSÜZ ETEKLERİNDEN GİRDİN GÖNÜL HANEME. NE GÜZEL ALIŞMIŞTIK
BİR BİRİMİZE NE ÇOK SEVERDİK BİRBİRİMİZ. NE GÜZEL GÜNLERDİ
YAŞADIKLARIMIZ. ANILARI ACILARI MUTLULUKLARI HEPSİNİ ÖZLÜYORUM ŞİMDİ.
SÖYLESENE CEYLANIM NEYDİ SENİ ÜRKÜTEN DE KAÇTIN BENDEN. NEYDİ SENİ
BENDEN KOPARAN. BEN Mİ ÜRKÜTTÜM YOKSA BAŞKA BİR AĞAÇMI BULDUN SİPERİNDE
SAKLANACAK. AH CEYLANIM AH. NASIL YAKTIN YÜREĞİMİ BİR BİLSEN. AMA
BİLEMEZSİN.


ELVEDA BİLE
DİYEMECEĞİM SANA. BAKAMACAĞIM GÖZLERİNİN İÇİNE. TUTAMAYACAĞIM SON KEZ
ELLERİNİ. AH CEYLANIM AH ŞİMDİ SEN OLDUM KENDİMİ ARIYORUM. SEN
CEYLANIMDIN BENİ YARALADIN BENSE YARALI CEYLAN OLDUM ŞİMDİ KENDİMİ
ARARIM..

Aşkı Dizelerde Hisset


Bazen sadece yazmak istiyorum.
Cevap beklediğimden değil, kendime söz geçiremiyorum. Ne gök ne yer,
tam ortasından tutuyorum hayatı, başımı kaldırsam sana değmek, yere
bassam tenimi acıtmak, bunlar korkutuyor beni... Her ne varsa
sakladığım, ikisinin arasında kalsın istiyorum bu yüzden. Kırdığım
bizler uyku aralarında uzaklaşıyor da, bir el verip tutmuyorum onları.
Gerisi zaten boş geliyor, suskunluğum, susuşun, hatta gidişin bile.
Elimde kalanlarsa anılarım, senli anılarım... çok...
Gözümden kaçan umutların hemen yanında umutlarım beliriyor, anlıyorum;
en güzel karanlıkta uyunuyor. Kim bilir, yerine koymaya çalışırken
hayatında kendimi, dikenlerine takılmışım sanki, kanıyorum hala...
Biliyorum, mavin de olmasa yoluma yön veren, kaybolup giderdim içinde,
yine de sustum sana.
Çekmecelerimi karıştırıp da bulduğum o eski yıldızı anlattım sadece, kendime ama.
Sönmüş bir yıldızı
İlk nefesimi... Gözlerimi... Gözlerini

Tut elimden tek tek çıkaralım senleri oralardan, tut, özlemine giden
bütün sokaklarımı içimden çek çıkar, bütün yollar sana çıksın hadi,
tut, en katıksız düşler kuralım seninle, camın sana bakan tarafını
temizle hadi, buğusunu sil göğümün, uykularımı diz gecene, sabah
seninle güneş, öğle seninle gün, ikindi seninle loş kalsın tenimde. De
ki, “bir an gelsin fısıltıyla karışık şarkılar mırıldan bana. Öyle
kalsın zaman, içime düştüğün gibi hep.” Geçmişe ibret olsun diye
yıkıyorum karanlığımı, geldiğinde yağacağın yarınlara inat bugünden
sarılıyorum, bugünden asıyorum düşleri koynuna…


Sen de bir yıldız seç, o ben olayım
Sen şarkılar söyle, ben parlayayım
Ve...bir gece, aniden, yıldızın kaydığı zamanSen şarkına devam et, ağlama sakın arkamdan...

İyi ki Var(s)dın!

Nasılda gittin hiç acımadan…oysa ellerim
daha doyamamıştı sana. Tüm yaşanmışlıkları nasılda bir çırpıda
silebildin? yaşanılan onca anı, çekilen onca acı….. hepsi ne kadarda
güzeldi… zaten sen varsın diye her şey güzeldi. acılar bile senin
eserin olduktan sonra çekilmez olmuyordu.
Yaşadım seninle… ellerim seni arıyor şimdi... son kez ellerimi tuttuğun
geceyi hatırlıyor musun? ve bir daha hiç bırakmayacağına dair yeminler
ettiğini….
İnanmıştım sana… bırakmazsın beni sanıyordum. yalan mıydı yaşanılanlar?
Söylesene beraber sabahladığımız gecelerde kurduğumuz hayallerin hepsi
sadece birer avunuş muydu?
Sevginle bitirdin beni… bense seni sevgimle boğdum… haklısın. bu kadar
büyük bir sevgiyi kaldıramazdı yüreğin… ve kaldıramadı da… kahretsin ki
yine ben haklıydım, her zaman ki gibi… yaşattığın o büyük acı bedenime
ağır geldi. kan kustum ama çok sevdim, hep sustum….
Kaybetmemekti tek istediğim… bir kez daha böyle sevemezdi bu yürek..
Sevemedin ki…
sadece sendin o küçük yüreğimdeki bitmeyen sancım…
geceleri uyuyamadığım kabusumdun belki de…
yada görmekten hiç bıkmayacağım en güzel rüyalarımdın….
Yaşamımdın….
Evet,benimle birlikte göçecekti sevdan yüreğimden…
nasılda güzeldi yaşanılanlar.. her ayrılığın arkasından ağlamak bile güzeldi.
Şimdi yoksun…
ve şimdi sadece bir ayrılığın arkasından ağlıyorum...
Senin arkandan….
Gitmeseydin en güzel yarınlar, en güzel hayaller bizim olacaktı..
Gitmeseydin bir ömrüm senindi….
Gitmeseydin….
Keşke gitmeseydin…
yalnızım şimdi, sensizim..

Nasıl kopardın ellerini benden?
Saçlarımın arasında kaybolan ellerini nasıl da çektin aldın?
Her şey yarım şimdi..

Acımasızdı zaman..
Seni benden sorgusuzca,sualsizc e alıp götürüyordu…
sen ise acımasızca gidiyordun…

Gitmeseydin balım,
alıp gitmeseydin gözlerini benden…
sevdim seni…
yaşattığın acı küçücük yüreğime sığmayacak kadar büyük olsa da
yinede her şeye rağmen seninle geçirdiğim her an bu acıya değerdi….

İyi ki vardın!

seni seviyorum dedim bende seni dedi

Sevmek dedim. 
Yoluna ölmek dedi.

Yol dedim. 
Alıp başını gitmek dedi.

Gitmek dedim. 
Bir Ahh çekip dostlardan ayrılmak dedi. 

Dost dedim. 
Durdu bana baktı, dost diye mırıldandı. 
Yüreğime nasıl koysam bilemediğim dedi.

Yürek dedim. 
Dünyaları içine sığdıramadığım dedi. 

Dünya dedim. 
Hayatın bir yüzü dedi. 

Yüz dedim. 
Ardında ne gizli bilemediğim dedi. 

Giz dedim. 
Hep çözmeye çalıştığım dedi.

Çalışmak dedim. 
Bitmeyecek öykü dedi. 

Öykü dedim. 
Binlercesini içimde gizliyorum dedi. 

Gizlemek dedim. 
İşte, her şeyin bitimi dedi. 

Sevda dedim. 
Ellerimde bir çiçekle 
Peşinden koştuğum dedi. 

Koşmak dedim. 
Hayat, bir maraton dedi. 

Hayat dedim. 
Öyle kısa ki! dedi. 

Niçin kısa? diye sordum. 
Yaşanacak çok şey var, zaman yok dedi.

Yaşanması gereken ne var? diye sordum. 
Aşk dedi. 

Kaç kere? diye sordum. 
Bin kere dedi, milyon kere AŞK.

Neden bir kere değil? diye sordum. 
Bütün aşkların toplamı, en yüce ve tek aşk dedi. 

Önce ona varsan olmaz mı? diye sordum. 
Keşke olsa dedi, ama önce yoğrulmak gerek.

Acı çekmek mi? diye sordum. 
Evet, aşk acısında yok olmak dedi. 

Yok olunca! dedim. 
İşte gerçek aşkta o zaman yaşamaya başlarsın dedi.

Gerçek aşk! dedim. 
Büyük o! dedi. 

Durdum. Durdum. Ve sustum! 

Neden sustun? diye sordu. 
Yüreğim titredi sanki dedim. 

Neden? diye sordu. 
Bilmiyorum dedim. Büyük O!"
Evet dedi. Büyük O! 

Nerede? diye sordum. 
Her yerde dedi. 

Nasıl? diye sordum. 
Yüreğini aç dedi

Yüreğimi açmak! dedim. 
Bir tebessümle bak her şeye dedi. 

Tebessüm dedim. 
Her kapının anahtarı dedi. 

Kapı dedim. 
Girmeden bilemezsin dedi. 

Ya korku! dedim. 
Bilinmeyenden korkar insan dedi. 

Ben kimim? diye sordum. 
Sevgiyle beslenensin dedi. 

Durdum. Durdum. Yine sustum. 
Kimsin? diye sordum. 
SEN'im dedi. 


"Seni Seviyorum" Dedim
"Bende Seni" Dedi.

Güçsüzüm


Güçsüzüm.

Hayır
utanmıyorum bunu söylemeye.Güçsüzlüğümden dolayı olan
çaresizliğimi,hasretimi,bekleyişlerimide söyleyebilirim.Çünkü hiç biri
bana ait değil bunların,hemde hiçbiri.Sen hangi insanoğlu gördünki
kendi gücü olan.Doğduğunda annenin gücüyle,öldüğünde tanırının gücüyle
ayaktasındır.Yaşadığında hep birileri ruhunun kollarıyla sırtını
sıvazlıyordur.Sevdiğindeyse hepsinden büyük bir güç kalbine
yönelmiştir.Ne çaresizliği hatırlarsın ne hasreti.Ama ben
güçsüzüm.Üstelik hayatımda hiç olmadığım kadar.Hayır utanmıyorum bunu
söyleyemeye.Çünkü bana ait değil güçsüzlüğüm.Tüm güvendiklerimi bırakıp
yalnız sana bağlamıştım ben güvenimi.Yalnız sana inanmıştım,Allah'a
inandığım gibi.Bir bakışındı beni yüreklendiren,bir gülüşündü
korkularımı tuz buz eden.Kısacası senden güç alıyordum ben.Bundan
yirmidört saat öncesine kadar benden güçlüsü yoktu dünyada.Ne sözlerim
vardı böyle,ne üzüntülerim.Öyle büyüktüki ellerin her sırtıma
dokunuşunda sıvazlayacaksın sanıyordum.Nerden bilebilirdim beni
gördüğün ilk çukura iteceğini.Şimdi korkularım çırılçıplak
kaldı.Çaresizliğim gün gibi ortada.Basit şeyleri sevmem ben bilirsin.Ne
sevdam basitti benim ne yenilgilerim.Kocaman bir yürekle sevmiştim
seni.Avuçlarının içindeydi geleceğim.Hani tamda kestirememiştim
kalırmısın gidermisin diye.Ama sevmek bu değilmiydi sevgilim.Düşünmeden
herşeyini vermek değilmiydi.Tüm zırhlarımı soyunup teslim olmamışmıydım
ben sana.Ama nerden bilebilirdim karşıma bir ordunun
çıkacağını.Biliyorum... Aptallık ettim sana göre.Hayatından gelip geçen
bir güzel kız olarak kalacağım mazinde.Biliyorum... Ama seviyorum
işte.Sormadıki kalbim bana olurmu diye.Senin dikenli yolarında sana
ulaşmak için çabalarken sanki cennet yolunda koşuyormuşum
gibiydim.Baştan hayır deseydin bana,olmaz deseydin belki şimdiki kadar
üzülmezdim.Ama nerden bilebilirdimki senin beni gördüğün ilk çukura
iteceğini.Şimdi tüm duygularım çamura bulandı.Biliyorsun,sayende...
Sessizliğim meşurdur bilirsin.Hep içimdedir benim savaşlarım.Korkutmam
kimseyi.Korkularımda basit değildir çünkü benim.Şimdi sen kirletilmiş
bir kız gibi beni ortada bıraktın gidiyorsun.Sayende istanbul
ağlıyor.Sayende ben ağlıyorum.O çok güçlü bildikleri Aylin'in şimdi
çocuk gibi yara alıp düşüyor.Gözyaşlarımda basit değil benim bak
kocaman bir şehir tüm gece bana eşlik ediyor.Biliyorsun,sayende.... 

Hani gücün güç aldığına bağlıydı ya.. 
Eğer benim güç aldığım sensen sevgilim 
Herkese yalan söyledim.Çünkü sen bana hiç güç vermedin... 





Ya da bunların hepsi korkularım,ben bilemedim..

Uzakta Ki Birini Sevmek ... . .

Dokunulmamış
düşlerim vardı benim. Kimseye söylemediğim ve kimsenin bozmasına izin
vermediğim düşlerim vardı. İçinde sen olan ama senin bile bilmediğin,
dokunulmamış, kirletilmemiş, bozulmamış düşlerim vardı. Beni bu kadar
mutlu eden onlardı. 



Bazen söz biter 
Acı kalır içinde 
Gecelerin de geçmez olur 
Gündüzlerin de 

Bir kuru yaprak misali 
Nerede bulacaksın bilemezsin 
Sonunda kendini 


Ben seni sevmekten hiç korkmadım Sevgilim 


Bazı anlar vardır ya 
Ya vardır ya yoktur 
Göremezsin karanlıktan 
Çarparsın duvarlara 
Ama yine de yürürsün 
Bir sonraki adımın boşluk olsa bile 
Gözlerine bakmaktan 
Hiç korkmadım 
Sevgilim... 


O kadar çoktu ki sana biriktirdiklerim, sensizliğinde bitiremedim. O kadar çok sevmiştim ki seni, sevmekten vazgeçemedim. 


Anlatması çok zor uzakta ki birini sevmek nasıl bir duygu olduğunu.

(Gözden ırak,gönülden ırak olur)diye bir deyim var iken. 


Bu
sözü yüreğiniz hiçe sayıyorsa. Belkide o seni seviyormuyum acaba diye
kendine soruyorsa. Elinde Sigaranla sabaha kadar onu düşünüp hayalinle
onu bir an olsun yanından yüreğinden ayırmıyorsan. Nasıl ona sevgini
anlatabilirsin.Bu Mesajımla Açtığım Bu Konu'yla Sesleniyorum
uzaklaraaaa.....


Seni cok Seviyorum Bitanem